19 Ocak 2014 Pazar

Eskişehir'de Gezilecek Yerler

Şehir Turu

Eskişehir gezilecek yerler konusunda Anadolu'nun en zengin yerlerinden biri. Günübirlik gidip gezebileceğiniz gibi, konaklayıp bir kaç günde de Eskişehir'in tadını çıkarabilirsiniz. Ülkemizin her yerinden kolayca ulaşabilirsiniz. Trenle Ankara, Konya, Afyon ve Kütahya'dan Eskişehir'i gezme şansınız daha rahat. Hatta Ankara'da yaşıyorsanız günübirlik hızlı tren sayesinde 1,5 saatte bu çok farklı Anadolu şehrine ulaşabilirsiniz.


Biz yola Ankara'dan çıktık. Vardığımızda epey acıkmıştık, bu yüzden Eskişehir'de meşhur olan yiyeceklerden birisi "Çiğ Börek" salonu ilk durağımız oldu. Çiğ böreğin en önemli özelliği içindeki kıymanın çiğ olması. Yani kıymasız çiğ börek olmaz… Hatta asıl adı şikorekman olan bu börek aslen Kırım-Tatar mutfağından gelmiş. Tadına bakmayı sakın es geçmeyin!

Bu güzel şehirde gezerken sürekli sanatsal bir mekana rastlıyoruz. Belediye her yeri gezmek, dinlenmek, okumak ve şehri öğrenmek için düzenlemiş. Eskişehir'i gezerken bir Eskişehirli kadar bilgi sahibi olabiliyorsunuz. 

Özellikle Odunpazarı sokakları ve üzerinde bulunan eski yapılı evler kesinlikle görülmeye değer. Kiminin penceresinde rengarenk çiçekler, kiminde de eski Anadolu mimarisini hala yansıtan güzellikte manzaralar... 




Sanatla içiçe olan bu şehirde yine Odunpazarı Belediyesi'ne bağlı El Sanatları Çarşısı'nı gezmeden olmaz. El sanatlarına ilginiz varsa işte bu güzel çarşıdan size birkaç fotoğraf…




Tarihi Odunpazarı Evlerini gezerken karşınıza Çağdaş Cam Sanatları Müzesi çıkacak. Yerli ve yabancı sanatçıların kendi atölyelerinde yapıp sonrasında da bu müzeye bağışladıkları çok değerli, bir okadar da sizi çok şaşırtacak eserler görmeniz mümkün. Sizin için birkaç örnek seçtim :)





Eskişehir Büyükşehir Belediye'sinin yeniden hayat verdiği Odunpazarı evlerinden olan ve Çağdaş Cam sanatları ile Kent Belleği Müzeleri'ne de ev sahipliği yapan Kent Müzeleri Kompleksi'nde yer alan  Yılmaz Büyükerşen Balumu Heykeller Müzesi'ni de gezme fırsatı bulduk. Yılmaz Hoca'nın kendi elleriyle yaptığı heykelleri hayranlıkla izleyerek gezdik. Müzeye giriş ücreti olarak alınan 3TL'nin engelli vatandaşlarımıza ve kız çocuklarının eğitimine harcandığını öğrendiğimizde ise bu müze bizim için daha değerli oldu. 

Türkiye'de türünün ilk örneği olan Yılmaz Büyükerşen Balmumu Heykeller Müzesi'nde dekorlar sayesinde tüm heykeller canlıymış hissi vererek sergileniyor. Tek bir bölüm dışında (Günümüz siyasetçilerinin olduğu bölüm) istediğiniz kadar fotoğraf çekebiliyorsunuz…







      Müze içinde Yılmaz Hoca Atatürk'ün bir heykelini yaparken karşınıza çıkarsa hiç şaşırmayın, çünkü o da bir balmumu heykeli!

Eskişehir yeşile ve park alanlarına da çok önem veren bir şehir. Gezerken yemyeşil parklara ya da göllere rastlamanız mümkün. Büyük şehirlerde arayıp da bulamadığımız bu mekanlara hasret her yeri gezmek istedik biz de. Zamanınızın yettiği kadar parklara da vakit ayırın derim :) Aşk Adası, Büyük Park, Göletli Park, Bilim Sanat ve Kültür Parkı, Japon Bahçesi ve Kent Park...    

Bunlarda en merak edileni Kent Park, yani yapay plaj. İlklerin şehri olan Eskişehir, iki yüzme havuzu ve yapay plajıyla yazın denize girmek isteyen Eskişehirlilere harika bir imkan sağlıyor. Etrafında  oyun alanları, restaurantlar ve at binme yerleri de bulunan bu mekan, eşsiz bir sosyal yaşam alanı.



Daha birçok hamam, müze, çarşı, türbe gibi gez gez bitmeyecek yerlere sahip bu yer bize bence örnek bir şehir nasıl olur onu göstermeye çalışıyor. Gezmek istediğiniz her yeri kolayca, yollardaki ya da şehir haritasındaki yönlendirmelerle bulabiliyorsunuz. Aynı Avrupa'daki gibi sizi yönlendiren, kolay ulaşımı sağlayan tabelalar istediğiniz yere kaybolmadan gitmenizi sağlıyor.    

Eğer hala Eskişehir'i görmeyenlerden ya da tekrar gitek için can atanlardansanız, hiç vakit kaybetmeyin derim size…

Sevgiyle Kalın…
Ezgi :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder